devamli yenicek bisey degil ama pisi yapabilirsin.

iki patates bir havuç rendeleyip robotta biraz çek. içine biraz un, beyaz peynir az tuz ekle bir yumurta kırıp karıştır. kaşıkla şekil verip yağda kızart.

şimdi aklıma geldi: (bkz: puf böreği)

yumurtali ekmek

ayrica annemin yaptigi ve isimlerini bilmedigim kahvaltiliklar var, ikisinde de bahsettigim yufka boreklik yufka degil pisirilmis yenebilir olan yufkalardan..
1. yufka yagda kizartilir, baska bir yufka arasinda parcalanarak kucuk parcalar haline getirilir, uzerine beyaz peynir konarak durum haline getirilir ve afiyetle yenir..
2. eksisozluk.com

2 yumurta + 1 muz + blender + tava = hamursuz krep.

ben soruyu yanlış okumuşum da neyse bulunsun bu da.

-kaşarlı ekmek. ekmek dilimlerinin üzerine kaşar rendesi, domates dilimleri, baharat, varsa sucuk/pastırma. fırına veriyorsun müthiş oluyor.
-gözleme. yufkayı ikiye böl. içine istediğini koy, katla, tavada arkalı önlü iki dakika pişir. oluyor.
-sigara böreği. artık marketlerde üçgen şeklinde yufka satılıyor. içlerine lor peyniri/beyaz peynir + maydanoz/dereotu koyup kızgın yağda pişir.
-yumurtalı ekmek. iki yumurtayı biraz sütle çırp. içine baharatını tuzunu ekle. ekmek dilimlerini bandırıp tavada pişir.
-kızarmış hamur. fırından ekmek hamuru al. parça parça koparıp içlerine kafana göre peynir, kaşar, salça vs koy, kapat. kızgın yağda pişir.

www.droetker.com.tr

süper oluyor. en azından bir deneyin.

tuzlu kek olabilir. ben bazen bir dilim bundan yiyorum sabahları.

250 gr beyaz peynir (eriyenler ile güzel oluyor)
1 su bardağı yoğurt
3 yumurta
1/2 su bardağı zeytin yağı
1/2 demet ince kıyılmış dereotu
1 paket kabartma tozu
1 çay kaşığı tuz(peynirin tuzuna göre..)
2,5 su bardağı un
1 çay kaşığı pul biber (severseniz)
1/2 demet ince kıyılmış maydanoz (isterseniz)

üzeri için de bol çörek otu

hocam krebin üstüne reçel dök, arasına peynir koy domates koy yavanlığını gider :D

fransız tostu var yumurta-süt

krebin bi farklısı pankek var

pişi, hamur kızartması var

mücver var

tava böreği var

Övelemeç de bu gruba girer bence. Hepsinden de daha lezzetlidir benim için.

kaygana

www.uzmantv.com

chapati yapılabilir. bizim katmere benziyor ama katmerden daha ince. un ve tuz sıcak su ile yoğuruup nispeten yumuşak bir hamur yoğurulur ve bezelere ayrılır. bu bezeler açılır ve içlerine sıvı yağ sürülür (katmerde tereyağ var burada süt ürünü kültürü olmadığı için sıvı yağ ile yapılıyor) ve yuvarlak hamur rulo yapılıp, ruloda spiral şeklinde katlanır. tüm bezeler bitince bu rulolar ilk tekrar açılır yuvarlak olarak. tercihen saç üzerinde yoksa teflon tavada her defasında birer kaşık olmak üzere yağ döke döke pişirilir. yani bir kaşık yağ koyup kızınca hauru koyup hamurun üstüne de bir kaşık yağ koyup pişirip alt üst ederken 1-2 kaşık daha yağ eklemek şeklinde. sonuçta maya kullanmadan kat kat ayrılan nefis bir hamur oluyor. bunu hindistan cevizi suyu ile pişmiş barbunya ile yemek nefis bir tat ama tabii beyaz peynirle şahane gider..

ben chapati ile uğraşmak istemediğimde, hemen un ve tuzu bir paket instant maya ile karıştırıp su ile bir hamur yapıyorum. mayalanması için beklettikten sonra büyükçe bezeler yapıp yine bekletiyorum ve kalınca açıyorum. içi sandviç ekmeği gibi açılan pof pof kabarmış bazlama/pita ekmekleri oluyor..

bazlama bile yapmayacak denli tembel olduğumda un, tuz ve varsa yoğurt yoksa su ile çabucak mayasız yumuşak bir hamur yapıp olabildiğince ince açarak yağsız tavada pişiriyorum. bu da lavaş oluyor. buna iç hazırlayıp yarım ay şeklinde kapatıp gözleme olarak da yapabiliyorum.

ayrıca kabartma tozu, yoğurt, un ve tuzla hamur yapıp incecik açarak çiğ börek de yapılabilir.

Sorun olmuyor

valla vizörden bakamıyorsun rahatça onu söyleyeyim. hafif uzaktan bakarsan da görüntüyü anlayamıyorsun. tavsiyem çekim yapacağın zamanlarda lens kullanman. kendi gözüne tabi. :)

vizörün yanında netlik ayarı var. onu gözünüze göre ayarlasanız? (dioptrik düzeltme ayarı)

brkylmz +1

gözlükle vizörden bakmak sorun değil ama baktığınız tarafın gözlük camı biraz daha fazla çiziliyor

Bazı makinelerin vizöründe -+2 dereceye kadar bozukluğu ortadan kaldıran ayarlamalı vizörler var. Tam da senin istediğin gibi gözlüksüz net görmeni sağlıyor vizörden.

Ama 600D'de var mı bilmiyorum. Belki bir üst sınıfa bakman gerekebilir.

Bir de ben denemedim ne kadar işe yarıyor diye.

Onun dışında güneş gözlüğüyle fotoğraf çektiğim de oldu, vizorün lastiği yerinde oldukta sonra çok sıkıntı olmuyor.

500d'de dahi var vizördeki o ayar. ayarlar geçersin.

Vizörün yanında minik bir çark göreceksiniz, oradan diyoptri ayarını yapar devam edersin.

aradim da bulamadim, aklima su trt spikerinin kolombiya macinda James Rodriguez ile Jackson Martinez'in okunuslarini kolombiyali spikerlere sormasi ve aldiklari cevap olan "oyle iste" geldi. (bilmeyenler icin: james-hames diye, jackson-cakson diye okunuyor)

dillerde duzensizlik var. istisnalar var. sebebi o iste. eminim ingilizce'de olanlara asinasindir.

edit:

surda en temel duzensiz fiiller yer bulmus. www.linguasorb.com

diger fiillerde kok ayni, sadece bunlar farkli degil kisacasi. cok var. cok sakat var.

fransızca'da da var böyle şeyler. cevabı da çok nadiren okunuş yüzünden olsa da genelde gerçekten "çünkü eşşeğin s.. ötürü".

she was my baby +1.

İspanyolca fiil çekimleri kitabında 100 küsur farklı çekim tipi var. Bunların çoğu birbirine benziyor. Bir 8-10 tane ezberlendi mi, gerisi düşünerek çıkarılabilecek şeyler. Bir mantığı yok. Almanca'da silah veya Poseidon'un trident'i gibi olan çatal neden dişi artikel die ile çekiliyorsa ve bir karın boşluğu veya rahim gibi olan kaşık neden erkek artikel der ile çekiliyorsa, aynı nedenle. querer en düzensiz fiillerden biri, dormir ise ikinci harfi o olan fiillerin çoğu ile benzer çekiliyor. ir fiilinin nasıl voy, vas, va, vamos, vaís, van olduğu daha fena bir muamma. Zamanında birileri ona benzer şeyler konuşmuş, o da evrilip bu şekle gelmiş. İspanya'da c ve z; b ve v aynı okunurken; Latin Amerika'da c, s, z aynı okunuyor. Harf israfı var memlekette.

sorunlu?

diş etleri hasta olduğu için gıdıklanıyor , ondan oynuyor ve kanatıyorlar kanadıktan sonra kısmi rahatlama oluyor.

periodontitis hastaları diyebiliriz yani.

Anneme dört sene önce diyet ve egzersiz programı hazırlamıştım, bir senede 75 kilodan 58 kiloya indi. Dört senedir de aynı kiloda. Annem 52 yaşında bu arada.

105ten 85e düştüm yemeği azaltıp egzersiz yaparak.

Ben verdim. Hala da o kilolardayım.

fazla 10 kilom filan vardi, 6 kilo verdim. bayagi mesgulum ve hastalandim gecen hafta yoksa daha cok spor yapip daha iyi sonuclar alabilirdim aslinda. yapiliyor yani, yasam tarzi olarak saglikli beslenme ve sporu benimsedikten sonra cok dert edilecek bir sey yok.

(bkz: garantili zayıflama yöntemi/@compadrito)

Geçen gün bi teşekkür mesajı geldi bi sözlükçüden. 17 Kilo vermiş bu yöntemle ve hiç kasmadan.

Ben de verenlerdenim. Tez yazarken çılgın kilo aldım, sonra onları bir süre sonra teşıdım. Gerçi benimki hayvanlıktı, ekmek arası cips yiyordum. Bestami'nin Kemancısı gibi elimde somun ekmekle dolanıyordum. Her zaman yürüyüş yapıyordum da, elinde somun ekmekle dolanana yürüyüş ne yapsın. Diyetisyene gittim ama çılgınca bir şey yapmadım. Normal normal yemek yedim. Sadece abartılı şeyleri hak ederek yedim. Pasta havuzuna balıklama atlamadıktan, sarelle çeşmesine ağız dayamadıktan, cips yağlarını yüzüme sürmedikten sonra kilo alacağımı sanmıyorum. Gerçi hala veriyorum ben, sadece az az ve yavaş yavaş veriyorum. Bir 4-5 kilom kaldı eski hallerime.

Abim de aynı, o 4 yıldır koruyor.

yaklaşık 4 yıldır kötü beslenme ve sedanter bir hayatı kademeli olarak düzeltmeye çalışan birisi olarak hedeflediğim 15 kiloyu verdim ve baya zamandır bu kilolardayım. Bu süreç içerisinde kas kitlesinde de baya artış sağladım.

o bahsettiğin hızlı kilo alanlar genellemek ya da kapsamı daraltmak istemem ama çoğunlukla şok diyet uygulayanlar, tek yönlü beslenenler ve bu zaman içerisinde çok hızlı kilo verenler arasından çıkıyor genelde. hayat boyu sürdürülecek bir beslenme çizgisinde kademeli olarak sportif faaliyetlerin artırılması ile ilk başta son dönemde alınan kilolar hızlıca verilirken daha sonra uzun zaman yerleşmiş kilolar daha ağır verilmeye başlanıyor. Bu kilo verilmesi olayında elbette yağ-kas dengesini unutmamak lazım ve bu anlamda sağlıklı kilo almak da mümkün.

tüm bu bahsettiklerim biraz ortalama oldu, kişinin genetiği, spor geçmişi, beslenme alışkanlıkları, takım sporu ya da bireysel sportif faaliyetlere olan yatkınlık, ağırlık çalışmaları vs. etkili olmaktadır.

var. 8-9 yıl önce 25 kilo veren ve hala aynı kilosunu koruyan sevgili eşim basond.

30 kilo verdim. Cok abarttigim zamanlarda 7 kilosunu aldim sadece. Simdi onu normale donup o 7 kiloyu vermeye calisiyorum.

Hayatım boyunca hep aşırı olmasa da kiloluydum, 94'ken 16 kilo verdim, daha da 8 kilo falan vericem. kestiğim şeyleri (ekmek, dışarıdan çok yemek, aşırı abur cubur vs.) değiştirmediğim ve spora devam ettiğim sürece almam herhalde.

7 sınıfta bıngıl bıngıl bir çocukken bir yaz içinde bi deri bi kemik oldum ve yıllarca öyle devam ettim.

120 > 100. 2 aydır sabitim.

ama sabit kalmak istediğim bir şey değildi. yine de kaldım.

6 ayda falan 25-30 kilo civarı vermiştim şimdi her yerim çatlak

2 yıl gibi bir süreçte 101 kilodan 75'e düştüm.

Tamamen yeme alışkanlıklarını değiştirip, hayatına hareketlilik katmakla alakalı. Hiç eziyet gibi de gelmedi. Bir kere alışınca zaten yaşam düzenini tamamen adapte ediyorsun duruma, vücudun da eş zamanlı olarak senle birlikte çalışıyor böylece.

2 yıl belki bazılarına uzun bir süre gibi gelebilir 26 kg. için ama şöyle bir ek bilgi de vereyim: 6 ay kadar 85 kiloda sabitlenmiştim. Bu kısım da soruna cevap oluyor sanırım.

ben varım hem sigarayı bırakıp hem 10 kilo verdim

lisede bize adam yayınları fransızca-türkçe sözlük aldırmışlardı. yazarı (çevirmeni) tahsin saraç.

tahsin saraç +1
tuğla gibi yalnız sözlük

dert
buton
vs.

tamam da bunlar zaten genel itibariyle apaci sarkilar, ne yapsan orjinalinden iyi olacak zaten.

ediyor.

@fortisvita: olabilir. ama genelde metal dinleyenler, "ben popüler ürünler sevmem bir kere, pop deme ulan bana!!!bir111" kafasında takılanlar popüler şarkıları sevdiklerini kendilerine yediremiyorlar bence. bu sebeple deli gibi "orijinali olmamaış yea, şu cover'ı daha enfes. hatta metal cover'ı daha mükemmel" modunda takılıyorlar. bu da tartışılası başka bir boyut.

@vfgerty: sen her sevmediğin şeyi kıskanıyor musun? :)

bence küçük yeteneklerin bu tarz kendi çaplarında bir şey yapması çok hoş. bu şarkıları pek sevmedim ama deli de olmadım açıkçası.

sanırım en katlanamadığım şeylerden biri bu.

bir de mesela geçen sene "gangnam style" patlayınca hemen slow hali, akustik hali, bilmemne hali diye coverlıyorlar ya. bi kız, bi adam, bi de gitar cover'ları oluyor filan, onlardan nefret ediyorum.

1 yeterli yahu naptın. saçındaki nemi yok eder çok sampuanlamak.

kadınım, özür dilerim :(

1 yeter

2

4 çok hocam. sonra saçlar dökülür aman diyim.

1de yağlardan anca arınıyo 2 de tertemiz oluyo. he yağlı değilse hergün duş alınıyosa 1 de yeterli. 3 ve fazlası gereksiz para israfı.

1

2 iyidir. seninki çok fazla.

uzun süre duş alamayıp saçlar çok yağlandıysa 2, rutin duşsa 1.

hocam ne yaptın, ne kadar az kimyasal kullanırsan o kadar iyi ve ayrıca cildin nem dengesi de maf oluyor.

Çok sık duş yapıyorsan her seferinde saçını yıkamak bile gerekmez. Kimyasalı arttırdıkça saçının yağlanması vs. de artar

eğer bir önceki gün duş almışsam 1, almamışsam 2.

ayda bir falan duş alıyorsan 4 iyidir de düzenli duş alıyorsan naptın sen öyle yazık saçlarına 1 yeterli

1 kere

1

1.
uzun saçlı erkek.

saç bakımı ile ilgili video ararken uzman tvde denk gelmiştim bu soru ile ilgili bir videoya. Hergün duş alıyorsanız 1 defa yeterli 2-3 günde bir alıyorsanız 2 yeterli diyordu.Ondan önce de 2 kez sürerdim zaten.

çok yağlı cildim var o yüzden cevabım 2

normalde 3 ama her gün her gün uzun süreceği için 2.

1

Her gun dus aldigim icin 1

her gün duş alıyorum. 1 kere şampuanlayıp 1 kere kremliyorum. 2 yi anlarım da 4 çok fazla.

"i think that if you use so called 'strong words', you'll get your point across faster and you can save a lot beating around the bush. why are people afraid of words? sometimes the dumbest things that gets said makes the point for ya" - frank zappa.

bu muydu?

sırbistan/belgrad

sırbistan daha sonraki planımdı. onun dışında

batuma git pasaport bile istemiyor:D

Once turkiyeden vize istemeyen ulkeler diye gugilda aratiyorsunuz liste onunuze geliyor, sonra o ulkelerin gitmek istediginiz sehirlerini muhtelif havayolu kara yolu tren yolu firmalarinda aratiyor ve fiyat seceneklerine bakiyorsunuz. Kalacak yer sorununuz varsa hostellere bakiyorsunuz. Eylulde arkadas gidis donus 250ye bilet bulmus Sirbistan'a, arastirin.

vizesiz gidilebilecek hiç bir ülke edirne'den kars'a gezdiğiniz yerlerden daha güzel değil, temin ederim ki böyle. boşa ekstra para harcamayın madem bütçeniz kısıtlı. deniz kum güneş ise kaş, kalkan, bodrum, bilmemne, kültür turuysa güneydoğu, doğaysa karadeniz.

@mr..batuma gidildi sağol.
@ace..yunan adalarına bakayım o zaman. aklıma gelmemişti.
@mula.. ben sadece burdakilern daha önce gidip tavsiye edbilecekleri yerler için açtım başlığı.

@rocket türkiyenin tamamının karış karış gezdim o yüzden sorun yok

ucuz ülke diyorsanız makedonya.

5 yıldızlı otelin minibarında küçük şarap 100 dinardı. 1.5€ filan.

dışarıda yemek yemek de çok ucuz. (gereksiz ucuz yani)

arabayla bile gidilebiliyor, bir sürü tr plakalı araba görmüştüm.

hatta balkan turu komple ucuz (hırvatistan hariç). makedonya - arnavutluk - karadağ (cennet vatan) - bosna.

genel olarak balkan ulkeleri.

mesela makedonya; uskup + ohrid sehklinde.

edirneden karsa ne güzellik var diyen adam hakkaten gezmenin g'sinden anlamıyordur, hayatında da anca memleketine falan gitmiştir. bi de şanslıysa erasmus falan yapmıştır.

fiyat derken illa pahalı otellerde kalınacak değil. sadece uyuyalım ve de yıkanalım yeter. amaç bol bol gezmek

www.youtube.com

şu değil di mi?

Yok o değil.

bu mu? gerçi hint ezgisi yok ama.
www.youtube.com

Bu da değil :/

buldum amk. silva gunbardhi - te ka lali shpirt.

www.firatnews.com

Akpliler insanmis gibi uzun uzun yazmissin. Onlar olup olabilecek en assaglik yaratiklardir ve yasamalari dunya tarihindeki en buyuk suctur.

müşavir olayı sadece bi örnekti.. ayrıca başka göreve atanacak dediği muhtemelen müşavirlikten çok da kötü bi şey olmayacaktır.

fazla düz ve mantıklı düşünüyorsun. ülkemiz siyasetine ters biraz bu tavır. akp'de özür ya da geri adım atma yoktur. ellerinde tuttukları kitle onlara yeter de artar bile zaten. atacakları bir ılımlı adım o kitlenin erimesine sebep olabilir. gerçi şu saatten sonra ne yaparlarsa yapsınlar o erime de gerçekleşmez. bunun nedeni de yine "sözde" dik durma inadı. gezi'yi destekleyen, yani kendisine karşı olan herkesi aynı zamanda vatan haini ilan etmesinin altında yatan şey de bu. bu yolla kendi seçmeninin kendisine bir nevi biat etmesinin vatanseverlik olduğu algısını aşıladı o insanlara. kendi seçmeni dışındakilere pek de ihtiyacı yok. ihtiyacı olan milliyetçi kesimden oy koparmaya uğraşıyor zaten meydanlarda.

10 sene destekledim ben bunları, alt kademeden yükseldikçe işlerin tamamen para para para üzerinden döndüğünü anlayınca kendimden, verdiğiö oydan utandım. Biraz siveilen bürokratlar bile şahsi olarak yönetmeliklere birebir müdahale edip kanunların önüne çıkarak rant sağlıyorlar, lkeyi felakete sürüklüyorlar kimse farkında değil. Paralar suyunu çekti ve yandaşlar bile birbirini yemeye başladılar, bunları şakşaklayanlar yarın (en fazla 2016 sonunda) ecevitin önüne kasa atar gibi tükürecek adam arayacaklar. Bir ay maaş alamazsa ne faturasını ne kredi kartı borcunu ödeyecek durumu yok bu milletin, kişi başına düşen kredi-kredi kartı borçları 10 senede 50 katına çıktı. Adam hala gazze gazze deyip oy topluyor, gazze için ne yaptı? Oradaki son fitili yakanlar bizzat .. Neyse

Ayrıştırma işinden oy toplayabiliyor. Toplumun bütününe hitap etmeye kalkarsa kendi seçmenini kaybeder, karşı taraftan da ağzıyla kuş tutsa oy alamayacağını biliyor. O nedenle amaç, dik durup %50!'sini elde tutmak

sosyal psikoloji dersinin konulari galiba bunlar..

1-koyunun olmadığı yerde keçiye abdurrahman çelebi derler.
2-deveye diken adama chicken.
9-halk bunu istiyor.
3-bahçelerde maydanoz gel bize bazı bazı.
4-dam üstünde saksağan vur beline kazmayı.
5-dam üstünde un eler,tombul tombul memeler.
6-memleket çorum,uysa da okurum,uymasa da okurum.
7-Fuck all that we've got to get on with these (pink floyd versiyonu)
8-çişimi yapıyom,popom kuru kalıyo.
10-dostlarım,yurttaşlar,romalılar,dinleyin,ölmeye ölmeye ölmeye geldik.emmeye emmeye gömmeye geldik.(milli irade)
11-nazar etme ne olur,çalış senin de olur.
12-pireyi seviceksin,belini incitmiyceksin.
13-kelin ilacı olsa kendi başına sürer.
14-onun arabası var,bastı mı gaza gider.
15-kaderde varsa süzülmek,neye yarar üzülmek.
16-bana siyaset yapma.
17-zzzzzz...

örneklerin üzerinden gidersek;

bülent arınç'ın sözü muhafazakar insanın aklından geçenlerin dışavurumudur aslında. muhafazakar insan, kadının ulu orta kahkaha atmasını istemez, edebiyle oturmasını ister. aynı şekilde muhafazakar insan içkiyle ilgili her türlü kısıtlayıcı yasaya destek verir. çünkü içki islamiyette haramdır. polis ise asayişi sağlamakla mükelleftir ve ak parti seçmeni gözünde gezi direnişi anarşist, toplumun huzurunu bozmaya yönelik bir eylemdir ve bu eylem durdurulmalıdır yani polis yapması gerekeni yapmıştır.

özetle karşı tarafın sinirleri bozan yukarıdaki örnekler akp'nin kendi tabanının hoşuna gitmektedir, partilerine bağlılıkları artmaktadır.

e tamam da akp seçmeni de destekliyor ki bu dediklerini.
kadının gülmesine zaten ters gözle bakıyolar. ya da kızlı erkekli ev muhabbetini özel hayata karışma olarak değil 'bak tayyip bile öyle dedi' diye yobazlıklarına yobazlık katıyolar. tayyip orda eve sevgilisini getiren adamdan bahsetmedi, kasteddiği cemaat evleriyli diyorum evet o konuda da haklı diyolar.

gezi olaylarında polisi kahraman yaptılar. şu ülkede nşada polisi sevecek bi tane adam bulamazsın ama millet polis rozetini pp yaptı. polisin milletin evine attığı biber gazını göstersen oh olsun diyecek insanlar var.

somadaki başbakanın tokat atığı çocuk için 'bak nasıl da pişman oldu özür diledi aferin ona' dediler.

ya madımak 'olayı'na bile oh olsun öldü allahsızlar diye bakan insanlarda nasıl vicdan nasıl mantık arıyosun?

not: amacım akpli nefreti oluşturmak değil. zaten tüm akpliler böyle değil ama hitap ettikleri kesim böyle. hatta onları kışkırtan da bu kendini bilmezlerin fetvavari konuşmaları. ama seçmenler de yeri geldiğinde onlardan acımasız oluyor.

müşavir olayında hafifletici sepetler var yalnız. olayı baştan sona izlediğimde "ee bunlar buna böyle tepki verir zaten" olmuştum. müşavirin tekmelediği adam olayın hemen öncesinde başbakanın otosu geçerken dışardan kapıya tekme atıp içerdekileri korkutuyor. ha diceksin bu adam tekme tokat dövülmeyi hak mi etti? asla. e ama bok mu var arabaya tekme atıyosun be adam, bırakmazlar ki seni orda.

bunu izleyen vatandaş da "oh olsun, benim başbaganımın arabasına kimse tekme atamaz" diyip, seçtiği adamın hunharca korunmasından haz alıyor sanki kendisi korunmuş gibi.

ayrıca şu yukarda halka küfredenler var ya, he. onlar bu zihniyette olup sağa sola salya saçtığı sürece biz bu parodileri daha çoook konuşacağız. bu adamlar da sittin sene tepemizden inmeyip, kadın sağa bakmaz günahtır diyip kıçlarından fetva verecekler.

benzer şeyi geçen şu arkadaş da anlatmıştı buyrun eksisozluk.com

amerikanın neresi? kocaman kıta sonuçta.

istanbul - paris 3 saat
paris - new york 8,5 saat.
toplam: 11,5 saat

thy'nin 10 saat direkt uçuşları var. ancak güvenlik kontrolleri ve uçak sırası nedeniyle 1-1.5 saat rötarlı kalkabiliyormuş.

not: rötar kısmı duyduklarım sadece. kendim yaşamadım.

Kuzenim Newark'tan 10 saatte doğrudan uçuşla geliyor bir şekilde. Arkadaşlarım ise Florida'ya oradan buradan ucuz aktarmalarla 3 güne yakın bir sürede gittiler, arada otelde kalmadılar, havaalanlarında beklediler. (Sordum, Amsterdam ve New York aktarmalı KLM ile gitmişler, evet, 3 gün sürmüş. Süre havaalanı beklemeleri ile beraber)

Seattle Amsterdam 10 saat
Amsterdam İstanbul 3,5 saat

uçağına göre değişir.
(bkz: ETOPS)

İstanbul'dan New York'a 10 saatte direk uçuşla gitmiştim. (Delta airlines)

Thy ist ny 10,5 saat

tr.flightaware.com

istanbul - new york böyle. uçuşunu tamamlamış uçakların ne kadar sürede gittiği gözüküyor bu siteden.

Galua

tr.forvo.com

"gulvaz" gibiymiş.

gerçi ben olsam "goloysz" gibi okurdum. au=o olarak okunuyor fransızca'da.

bu kelime bildigim kadariyla duyuruda cokca populer olan "sevgili galyalilar" in yazilisi oluyor.

kayitlara gecsin

goluaz (l ince)

bence galua ama tütüncülere "galvaniz" derseniz de veriyorlar o sigarayı kasdjsaf geçen ibişlik olsun diye denedim de

goluaz olması lazım

Gulvaz / Gulvas.. diye okunuyor bildiğim kadarıyla..
Ama satın alırken "gulasor" diyorsun, anlıyor adamlar.

mekanlarla konuşmayı denesen? düzenli program, etkinlik, party yapan mekanlarla git konuş. bazı mekanlar fotoğrafçı çalıştırıyorlar, sonra fotoğrafları facebook sayfalarına yüklüyorlar falan, partylere gelen insanlar da eve gidip bakıyor sonra onlara, hoş bir şey. yurtdışında çok yaygın bir olay hatta. böyle bir şey olabilir belki.

@anil evet işte tam olarak da bahsettiğim oydu. ama mekanlarla tek tek gidip konuşmak zor yani. hem ortalama üstü yerlerin hepsinde çalışan fotoğrafçılar var halihazırda.

bir ilaç var, ertesi gün bok gibi olmaması için, adını bilmiyorum ama bilen birileri söyler, ya da eczacıya sorsun.

evden çıkamaz şu an, kusmayı falan önericem de iyi mi yapar kötü mü bilemedim.

life hacks tarzı şeyler var ya, onlara bi bakın.

mesela ben şeyi hatırlıyorum, yatağa yattığında bi ayağını yataktan sarkıtıp yere basması gerekiyormuş ki vücut dengede olduğunu anlasın (ya da böyle bi şey) baş dönmesini engellermiş.

tabi kusabiliyorsa kusmak en iyisidir. rahatlatır. beceremiyorsa küçük dilini parmaklasın, işe yarar. onu da yapamıyorsa tuzlu su içsin, kusturuyor.

kusmak rahatlatır esasında. kustuktan sonra da ekmek falan bişiler yiyip mideyi doldurabilir.

kahveyi salla gitsin kussun sonra da bol bol su içsin biraz zorlasın bi de ağrı kesici yutsun yarın daha iyi hisseder.
he bi de banyo yapsın soğuk suyla iyi gelir.
edit :evet ekmek mide bulantısına iyi gelir ama yiyebilir meçhul ben pek yiyemem valla ama yerse mide bulantısına iyi gelir

aha şarj bitiyor dedi eleman, iletişim koptu sanırım. en son git kus dedim bakalım nolacak...

kusmak +1

çok içtiyse uyumasın. gözünü bile kapatmasın. başı dönüp midesi bulanacak.

bol bol su içsin. içerse kusabilir muhtemelen. şimdi ilaç firmaları beni sniper ile vuracak ama bol su içmek ertesi gün su ve mineral eksikliği vs. gibi şeylerin sebep olduğu akşamdan kalma durumuna karşı bire bir. hiç öyle alka-seltzer hede hödö gibi şeylere gerek yok.

baş ağrısından vs. acı çekip ilaç ile düzeleceğine, uyandığında da hiç sorun yaşama.. mis

bahsedilen ilaç alka sethzer. ama böbrek sorunu varsa kullanmasın.

Alka seltzer icir.. yan yatsin. Uyurken kusup bogulmasin. Olmaz deme. Ben bir kez uyandigimda kusmustum. Yan yatirmisti kiz arkadasim..

klozete yanaşıp kusmayı beklesin. biraz ters durunca ters sağımsal hareket başlar zaten. parmak tahriş eder yıvrım.

cevaplar için sağ olun, çocuk sağlam şu an.

4 senedir yok benim de boşver.

benim derdim sevişmek filan da değil. bütün güzelim konserleri, festivalleri kaçırıyorum şu yaşlarımda. (24'üm) ya da atlayıp arabaya kafama göre bi yere gidemiyorum yanımda kız arkadaşımla. en çok bu üzüyor ciddi olarak.

ama sonra diyorum ki ben kız olsam benimle çıkmazdım o yüzden boşveriyorum. peh.

sevgilisiz bir kaç ayım zor geçti o düşünceyi anlayamayacağım ama tavsiye vermek isterim yeni insanlarla tanışıp kaynaşabileceğin aktivitelere katıl derim.

kendi kendime hayırlısı böyleymiş diyip yatıyorum. sevgilisizligi dert edinecek bir yapıya hic sahip olamadim.

28den ideal sevgili edinme yaşını çıkartın , o kadar yıldır yalnizim.

(bkz: badakizm)

Er kişiyim. Son iki yıldır karşı cinsle en fazla 2 ay geçirdim.Bu bazen bir hafta oldu, bazen 1-2 ay. Aralarda neredeyse hiç boşluk yok. Bazısını sevdim, bazısıyla vakit geçirdim, bazısına da para yedirdim. Gel gör ki ben de senin gibi düşünüyorum.

"ömrümün en güzel zamanlarını böyle aşktan bi haber geçirmek uzuyor beni"

Daha öncesinde ilk ama uzun bir ilişkim olmuştu. O zamanlar hakkaten güzeldi ama. Değerini sonradan anladım ama iş işten geçti.

@evocati degerini sonradan anlamak da bir sey yine :) cok zor yalnızlık hiçbir sey yerini dolduramiyor da ondan bu üzüntü. .

yalnızlık bu dünyada ki en büyük ceza. 23 yıldır hiç olmadı benimde öleyim ben en iyisi.

tartismasiz skoda superb. yani kia ile karsilastirilmasi ayip olmus bence :)

vw, audi ile ayni uretim bandindan cikiyor bi kere. kalite kokar yani ismi vw audi kadar populer olmasa da.

superb.

zaten kaldı ki hani kabaca bi karşılaştırma yaparsak

cee'd = golf/jetta
superb = passat

klasmanında.

skoda candır.

superb mükemmel bir araç.

199 a ben atarım


iso to usb programıyla yazdın değil mi?
başka bir win 7 sürümü dene hacım

Aynen şimdi tam adını unuttum da Microsoft'un kendi sitesinden indirdim.

Ya SSD'yi nasıl formatlarım bilgisayar açılmadan? Sanki öyle yapsam düzelecek gibi.

Öf ağlicam sinirden.

Win7 iso dosyası bozuk olabilir.Windows'un sağlam olduğundan emin olman gerek.

Ama sana önerim önce dvd'ye yaz iso'yu,usb'den pek sağlıklı olmayabiliyor.Yazım esnasında bilgisayarı tamamen rahat bırak ve 4-8x'de yazdır.

Usb in boot edilebilir ve iso dosyasının sağlam olduğundan emin olduktan sonra ssd yi hdd yerine tak hdd yi format atttiktan sonra tak ikisi aynı anda takılı olunca hata veriyor.

hdd takılı değil şu anda.

ben mal gibi tanıdık bi bilgisayarcıya verdim format atıversin iki dakikada diye, rezil etti her şeyi.

çok büyük ihtimal ssd'nin içinde corrupt bi windows var şu anda.

başka bir usb'ye tekrar atıyorum iso'yu şimdi. bakalım.

sata modunda kur
sonra ahci moda geçmeyi dene

iki laptop'da yeni ssd taktım birinde hdd ve ssd aynı anda takılı olduğu zaman hata veriyordu hdd'yi çıkartıp öyle format attım.

diğerinde bios'ta boot ayarlarında uefi seçeneği seçili olduğu için kurulum cd veya usb'sini çalıştırmıyordu legacy yapınca düzeldi.

ssd'de bozuk bir windows olsa dahi boot kurulum menüsünün açılması lazım usb ile format atacaksan iso'yu iso to usb programını kullan.

Güzel bi şey oldu.

Denemek için eski HDD'mi CD-Rom yerine taktım, bilgisayar açıldı.

Şimdi sanki daha mı kolay işim?

h&m'de çok güzel wayfarer benzeri bi model vardı. aldığım gün kaybettim.

belki hala vardır, bi bakıverin.

il istanbul'sa adres istiklal caddesi.

eminönüne git hocam her çeşidini bulursun.

çakma gözlük alma hocam gözlerine zarar.biraz biriktir ucuzlarından falan al bari.

kaçaklardan alabilirsin hocam zaten anlayan biriyle veya gözlük sahibi biriyle gidersen filtre cam vs aynı olduğunu anlarsın. özellikle eminönünde eskiden meşhur olan doğubank ve yanındaki gözlükçüler çarşısı senin için biçilmiş kaftan

ooo teşekkürler arkadaşlar. o zaman eminönü gideyim.
kaçaklarla fark ne oluyor, kaçaklar orjinal ama vergisiz oluyor herhalde. fiyat ne civarı olur?

Geçmiş olsun. Baglı oldugun subeye git onlar askeri hastaneye sevk edecekler muhtemelen . Biraz karmaşık ve uzun süren işler bunlar

askerlik şubesini bi arayıp sorun ama önce isterseniz. aile hekiminizden de sevk isteyebilirler, git-gel yapmak zorunda kalabilirsiniz.

kartal askerlik şubesi'ndeki kadın bana "biz buradan sevk veremiyoruz" demişti.

şubeye gittiğinde rahatsızlığın olduğunu belirtiyorsun. onlar da bir kağıt verip aile hekimine yolluyorlar. aile hekimi elindeki mr sonucuna bakıp sevki uygundur diye bir not düşer. o kağıdı tekrar şubeye götürdüğünde sevk işlemleri başlamış olur.

nette asker alma sağlık yönetmeliği diye aratınca bir pdf dosyası çıkıyor. orada hangi hastalıkların muaf olacağı yazıyor.

çürük raporu işini söyleyeyim:

bölüğümde bir gözü görmeyen bi eleman vardı. 1 ay acemliğini yapıp bizim bölüğe geldi, burada da 3 ay askerlik yaptı. biz terhis olurken bu eleman daha yeni çürük alabilmişti.

yine bölükte bir eleman vardı bi bacağı diğerinden kısaydı.
1 ay acemiliğini yaptı, 2 ay çürük için uğraştı. gene bi temizinden 3-3.5 ay askerlik yaptı.

www.stumbleupon.com

likecool.com
limk.com

www.openculture.com

www.thisiscolossal.com

www.fubiz.net

tumblr ve stumbleupon +1

openculture +1

orada yüzlerce farklı konuda videolu kaliteli dersler var. o bile başlı başına yeterli bir sebep.

pek incelemedim ama yer imlerine şöyle bir liste atmışım: www.marcandangel.com

www.quora.com (okuyabilmek için de üye olmak gerekiyor buraya)

blog.ted.com (en popüler 20 ted konuşması)

2000 deviri gectigi anda vitesi buyultuyorum ben.

dizel araçların devir bandı, hangi devirde ne kadar tork ürettiği benzinlilere göre çok daha değişken. ama bizdeki peugeot 3008'deki vites değişimlerini hatırladığım kadarıyla (o da dizel ama otomatik) 2000-2500 ideal vites değiştirme devri gibi gözüküyor.

lakin dpf mi öyle bi şey vardı, partikül filtresi. bu motorlarda var mı bilmiyorum ama varsa bi süre sonra o dolacak, onu yakmak için de galiba 3. viteste 4000. devirde filan kullanmanız gerekiyor. öyle bi şey olursa bakarsınız gerçi servise sorarsınız.

eyyorlamam bu kadar. kazasız belasız kullanın.

Genelde dizel motorlar maksimum torkunun %90'ını 1800 rpm civarında üretir. 1800-2000 arasında bir yerde motorun sesine göre vitesi yükseltirsiniz. İsterseniz aracınızın devir tork cetveline bakarak karar verin.

Genel olarak yakıt ekonomisi fren pedalına daha az dokunmayla olur. Gereksiz hızlanmalar yaparak daha sonra fren pedalına dokunmak zorunda kalmayın, biraz önce yakıt harcayarak arabayı kazandırdığınız hızı fren pedalı ile sönümlemeyin. Bunun yolu da akıllı sürmek ile oluyor. Freniniz yokmuş gibi sürmeye çalışın. Tork-devir cetveline göre ideal bir hızı uzun süre muhafaza edecek şekilde sürerseniz yakıt tüketimi de düşer.

Aracınızı hareket ettirmeden önce bir süre rölantide çalıştırmak gibi bir şey yapmayın. Sadece çok soğuk havalarda yapmanız gerekebilir ki ülkemizde de öyle soğuklar bulunmuyor.

harem - altunizade. altunizade'de özyeğin üni. shutte'ları.

okulun sitesinde yazıyor shuttle saatleri. yeri de şehir üniversitesi'nin biraz aşağısında. oranın güvenliğine sorarsanız bilirler.

1- birbirinin yemini yememesi icin ayri yerlerde dururkeen onlerine at yemlerini. cok fazla yem verme. elinde nasil yem var bilmiyorum ama abartmadan ver az bir parca

2- oncelikle dinlenmis su ile degistirmen lazim. 2-3 gunde degistirsen iyidir. zira kokuyor uzun sure degistirmezsen.
simdiden bir pet siseye su koy kenarda dursun. mumkunse icme suyu kullan.

Ablana sorsan? Bence çok iyi fikir çokta güzel fikir.

@karsinin aksisi sordum zaten. çok tatmin edici cevaplar alamadım (ver işte sabah, istersen akşam da ver fark etmez. bilmem ki çok pisse değiştir musluktan koy su gibi). o yüzden.

oy pek minnoklarmış^^ kafaları büyüklüğünde olacak kadar olsun en fazla yem miktarı, sen tüm kutuyu döksen de yemem demezler çok açgözlü oluyorlar. Miniğe yem attığında büyüğü oyala biraz ya da çıkar gezdir falan. Çeşmeden koyma suyu, ısıtmana gerek yok hava sıcak olduğu için. Mümkünse biraz güneşlendir bir de

haddim olmayarak bir şey söylemem gerekiyor:

- bu su tospaalarının adı "kırmızı yanaklı singapur kaplumbağası"dır. rekabetçi bir türdür. küçük olanı ayırmazsanız, yetersiz beslenmeden büyük ihtimalle ölecek. ayrı bir kapta bakılması gerekiyor.

- uzun süre suyu değiştirmenin yanı sıra, bu kaplumbağaların yüzecek ve kendini kurutacak alana ihtiyacı var. yani aslında şöyle 4-5 parmak (min) ideal olarak da 10cm derinlikte su gerekiyor. ayrıca üzerine çıkıp kendini kurutacağı, güneşleneceği bi yer lazım. çünkü vücut ısısını dengelemesi gerekiyor bu arkadaşların. kısacası, şu iğrenç kaptan önce bi kurtulun. plastikçilerde 20-30lt'lik kaplar satılıyor. altı tekerlekli. taşıması da kolay. 20-30tl max. hayvanlar bi rahat etsin. zaten büyüyorlar, yakında oradan kaçarlar.

- suyu değiştirmelisin, zaten çok az su var. bakteri üretecek. ne kadar çok su o kadar iyi. pislendikçe temizlemelisin. çok soğuk su iyi olmaz. çok sıcak da olmamalı. kaplumbağaları kenara koy ve kabı temizle, daha sonra içine koyarsın. kışın su temizliği yaparken ılık su önemli. aklınızda olsun.

- kışın bakımda dışı metal kaplı (cam değil) bir su ısıtıcısı kullanın. sıcaklığı 22-23 dereceye getirmeniz yeterli. elektrik faturanıza 2-3 tl yansır. ama hayvancağızlar vücut ısısını ayarlayamadıkları için şekilden şekile girip kış uykusu benzeri bir modda ölmezler.

- yem olarak kuru granül yem kullanabilirsin. tavuk eti vs vermeyin. çok hızlı büyürler. bakmayın masum gözüktüklerine, bu arkadaşlar suda çok hızlı yüzerler ve iyi avcılar aslında.

bütün bunları neden mi yazdım? çünkü allahın belası pet shop'lar yüzünden bu hayvancağızları sakız gibi satıyorlar ve sonra ölüyorlar. yazık günah gerçekten. ufacık bi sistemle gül gibi yaşar bu keratalar. zamanında yurtdışına giden bi arkadaşım sayesinde evime misafir olan bi kaplumbağa şu an 7'inci yaşını kutluyor ve 20cm büyüklüğe ulaştı. ayı gibi oldu kendisi. şu an balkondan selam söylüyor.

@calucifer +1 yzik gunah, kabi degistirin acilen.

bildiğim kadarıyla ofisleri buyakada, store zorlu centerda.

bence de kot tşort gidebilirsin. yani yırtık gibi kot olmasın da, normal kot normal tşort işte.

su tsirtlerden biriyle git bence. www.egotailor.com

@kutsalbok hahahah güzel fikir

aynen kot tşört. zaten sempatik, güler yüzlü insan arıyorlar. düzgün temiz kot ve gömlek şeklinde de olabilir.

canvas pantolon ve gomlek giy yine de sen. gorusmeyi ciddiye aldigini gostermis olursun. kravat takma ama.

x daemon +1, çok da kot tavsiye etmem. ama canvas pantolon + çok ciddi olmayan ama kutsalbok'unki gibi ciddiyetsiz birşeyle de gitme -bu arada buna deli gibi güldüm :D sağolasın kutsalbok.. -

bi' sey soyliyebilir miyim.
eger bu ise o kadar ihtiyaciz yoksa sizin icin acil kan degilse cidden oyle bir tsirtle gitsenize.
yani belki ters teper.
oz guvenize hayran kalirlar falan olamaz mi.
hem bu arada o storelara cok garip insnalar geliyormus
mouse pil takmadigi icin calismayan biri bana bozuk mal sattiniz diye saatlerce kafa yiyebiliyormus.

@kutsalbok yani öyle bi tişörte sahip olsam deneyebilirdim gerçekten, komiklikler şakalar filan olabilirdi ama yok :)

o dediğiniz gibi insanlar da şüphesiz olacak ama çok sık olmaz herhalde, olanları da bi şekilde hallederim :)

şu var: www.youtube.com

şu animasyon meşhur tabii: www.youtube.com

bu var: www.youtube.com

bu var: www.youtube.com

Kac gun surecek yolculugunuz ona gore bir cozum onerebilirim ama istanbul portekiz arasi icinse bahsettiginiz basit bir teknoloji yok.

o tarz bi cihazı uçakta açmanıza izin vereceklerini hiç sanmıyorum.

internetsiz tv yayını yapan telefona izin verseler bile yayın gelmez telefona. karasal çalışır onlar. zaten yerde sabit dururken bile tek tük kanal çekiyor, havada hareketli iken imkansız yayın gelmezi.

iphone ipad gibi cihazlardan da izleyemezsiniz. uçağın tv yayını olacak anca.

ben olsam getir götür değil de en azından barista'lık (barmenlik) kovalardım. en azından ileride de işinize yarar, bi kaç kokteyl, kahve vs. hazırlamayı öğrenirsiniz.

şahsen biraz merkezi bi yerde olsam çalışırdım bu tarz bi işte.

istanbuldaysan kadıköy civarında mutlaka bulursun rock barlarda. ama kokteyl vs pek öğrenemezsin bu gibi yerlerde. oteller de 1 aylığına almaz.

ancak, işin asıl kısmı zaten kokteyl öğrenme değil, premix-postmix nasıl değiştirilir, hava tüpü nasıl değiştirilir, neyle ne karışır, neyle ne karışmaz, hangi içki nasıl servis edilir vb'yi öğrenmendir. kadıköy civarında bir yer bulursun illaki. beraber çalıştığın adam arıza değilse ortam her barda on numara olur.

yok yok bu işin piri olma amacında değilim :D sadece kısa zamanda biraz para ihtiyacım var ve iş olaylarımda biraz uzunca süre sonra olacak yaz planlarım içün para biriktirmece yani

kardeşime hiç kıyamam, ne istiyorsa onu alırdım sanırım :( zaten ufakmış daha, gönlü olsun derdim.

ps4 al. bi de yanına ucuz ama kalıcı şunu al: bir fotonuzu tuvale basıyorlar. öyle yaptır. hem kalıcı olur hem de şık. sürekli saklanabilir. (fotonuz derken ikinizin bir arada)

ps4 isteyen adamın kalemden anlamasına daha 10 yıl falan var. güzel bir kol saati tam gider bence.

hmm foto fikrine bayıldım bu arada. ya ps4 bi yandan da niye istemiyorum? adam ayrılacak evden yurda çıkacak o ps4 evde yatacak yazık. yurtta nasıl oynasın çocuk ps4? ondan istemediydim.

Bence de ps4 al ama kalem alıcam diyorsan bak bu çok güzel:

www.graf-von-faber-castell.com.tr

Fiyatını görünce belki ps4 alırsın :D

Ne abiler ablalar varmis yahu kardese hediye arastiriyorlar bana kimse bir sey almadi :(

ps4 yurtta neden olmasin. monitore falan da baglanabiliyor sonucta.

Bencede PS4 al. Sanada zaten ne istedigini söylemis. O adama bu saatten sonra PS4 disinda ne alirsan al hayal kirikligi yasar.

Yurt olayine gelince, istersen bir konus. Sor bakalim PS4 ün evde yatmasina ne diyor.

üniversitenin son senesinde ipad aldım, baya iyi gelmişti.

bence ps4'den ziyade ipad almak daha mantıklı olur.

saat al babamlar bana almıştı çok hoşuma gitmişti. sınava onunla girmiştim. ps4ü doğumgününde falan al.

ben bir dolmakalem hastasi olarak kendime dolmakalem almistim. uniye baslarken moral olur babiyla. ayni sekilde daha agirlikli ve sik bir saat de isime yarardi cünkü 7/24 saat kullaniyorum. kolumdadir cogunlukla. haricinde bölümüyle alakali bir seyler almaniz isine yarayacaktir. (tipciya anatomi atlasi (baya pahali lan onlar) ya da steteskop, makineciye cizim seti ve fermuarli dosyalik, cizim malzemesini sablonlarini koysun mesela) haricinde bilgisayar telefon gibi ihtiyaclari varsa onlari giderin. tablet vs okulda yolsa cok kullanisli. ps4e kaptirmasin cok zaten kendini.
yani bence isine yarayan bir sey alin, istedigi sey elbet mutlu edecek ama sikilip köseye atacak mi yoksa hergün kullanip hatirlayacak minnettar mi kalacak?

saat iyidir. ps4 ü alsan üniversiteye girdiğinde eve led tv alması gerekecek. PS4 ü o yüzden anca bu yaz oynar. Saati yıllarca takar koluna. Deri kordonlu yada silikon kordonlu saatlerin bakımı zor yalnız. Pudralamak falan gerekiyor kordonu zaman zaman. Çelik kordonlu saatler daha dayanıklı yalnız estetik açıdan deri kordon vs çelik kordon tartışma konusu. PS4 bütçesiyle saat alırsanız süper bir model bulursunuz kesin.

9) ellie goulding - burn
8) macklemore - can't hold us

birde şimdi farkettim hız göstergesinin sağındaki yani en sağdaki üç lambadan ortadaki yanıyor.o ney

teşekkürler cevap için.yeşil araba sembolu içinde siyah sağa ok var.sağ sinyalmiş sanırım.diğer lamba ne o ola ki?

fotoğraf olaydı iyiydi. :(

fotoğraf gönder bence de.

picanto.

fiat 500
mini cooper
smart

ford ka

fiat 500 diyorum ben de. ama biraz pahalilar. piyasasi iyi olan da polo var iste. istedigin zaman satarsin.

new beetle var bak o da ufak.

fantaziye gerek yok, ford fiesta, otomatik

mini için bir şey diyemem ama fiat 500 ve smart çok saçma sapan arabalar. f/p -1000 filan herhalde.

durumun orta ise: polo, yaris, micra
orta+'san: mını one/cooper, fiat 500, vw beetle
orta++'san: bmw z4, audi tt, mercedes slk

c2 çok sevimli ya.

param olsa sırf arada binip 3-5 tur atıp dönmek için alıp koyardım kenara.

Seat ibiza, ford fiesta'dan daha büyük olması gerekiyor. Her ikisinin de içine binince bir fark hissettin mi? Fazladan büyüklük önemli mi senin için?

@burfak 1.84 biri için ikisi de yeterli geldi bana. Sadece ibizanın bagaj hacmi 20 lt daha fazla.

ibiza'nın içi çok düz geliyor bana. yani klasik vw tasarımı zaten.

fiesta daha hareketli, daha hoş.

1.0 ecoboost'u kullanmadım (1.4 benzinlisi var bende) ama yorumlar hep güzel.

bir de bence ibiza'nın iç malzeme kalitesi fiesta'ya göre yarım-bir tık daha düşük.

Kadıköy'de bulabilirsin. Her yerinde illa bi dukkanda var. Ortalama 20 fiyatlar da.

dün baktım da, koton'da dümdüz siyah olanlarından vardı 9,90 ilgini çekerse.

(bkz: halep pasajı)

h&m'de de baya ucuzdu sanki. ama koton kadar değildi sanırım.

uçak hostluğu işine yönel kardeşim. kesinlikle hemde. açıktan da işletme bitirirsin oh kafan rahat

sevdiğin işi yapacaksın uçarı kaçarı yok

86 ve 83 doğumlu insanlarla birlikte okudum ben. işletme bölümüm.

yaş sıkıntı değil yani bence.

bölümü bitirdikten sonra başvur thy'ye. şimdi başvurup girsen 15 yılda alacağın terfiyi ve hayatın boyunca kazanamayacağın prestiji 4 senede kazanır, oradan gidersin. hem sevdiğin işi yapmış olursun hem de eline geçebilecek diğer fırsatları da değerlendirme şansın olur.

20 yaşında bilkent işletme 2. sınıfa geçtim pis koymuşum kanki :p

şaka maka 21 yaş hiç geç değil hacı emin ol. siktir et bu seneyi repeat olsan da her şeyi bi kenara bırak sıfırdan başla seneye adam gibi kafa yorarsan ingilizceye hiç sıkıntı olmaz geçersin sonra da 4 senede bölümü bitirdin mi al sana 25-26 yaşında mis gibi mezuniyet. ayrıca bölümü rahatlıkla 3.5 seneye falan bile bitirebilirsin o kadar çok dert ediyorsan yaşı.

severek okuyacaksan birakma okulu bitir. hayatin boyunca hostluk yapmak istedigine yuzde yuz emin misin? eminsen de degisebilir cok kolaylikla. hostluk yapacak olsan bile diplomayi eline al.

hostluk yapmak için odtü işletmeyi bırakmak??? 21 yaş hiçbir şey değil, bence okulunu oku sonra hostluk yapmak istersen yaparsın.

okumanin yasi mi olurmus? okulun guzel, sacmalama. kimse mezuniyetin neden bu kadar gec demez. dese bile maddi durumdu ivirdi zivirdi kivirirsin. odtu mezununun, tecrubesiz 30 olmadiktan sonra yasina bakan isvereni az gordum. hostlugu bilmem de hosteslik yapan eski kiz arkadasim var su an artik kabin amiri yas 34. 40tan sonra ne is yapacagi mechul.

ya o hostların hosteslerin çektiği işkence çekilir gibi değil bence. ne kadar para bulmuş kıro varsa uğraşıyosun, yeri geliyo sanatçı kaprisi çekiyorsun, çoluk çocuk bilmemne amaan. otur oku işletmeni hacı boşver.

wayfarer'ın bir kaç varyasyonu var, bazıları daha yuvarlakçana, bazıları daha köşeli hatlı.

köşeli olanlardan alırsanız bence sıkıntı olmaz. ben denemiştim, 52 numara mıydı neydi şimdi sallamayayım da, o gitmişti suratıma mesela.

ama sonra paraya kıyamayıp h&m'den neredeyse aynısını 10 liraya almıştım. aynı gün kaybettim.

Rayban Clubmaster'ı da düşünebilirsin.

bence değişiyor. sadece yuvarlak yüze bağlamamak lazım. kaşlar ve burunda önemli.

1 büyük yiyorum

90 kilo erkek

1 orta şişiriyor. (artıyor arada)

76 kilo erkek.

orta boy fazla geliyor. küçük az geliyor. ikisinin arası.

72 kilo erkek

160,47,K üç dilim falan yetiyor. Ama zorlarsam daha fazla tabi.

1 büyük 189 59 erkek

2-3 dilim, küçük pizza ince hamursa doyarım rahat, normal hamursa son dilimde kendimi zorlamış olurum.

1.56-45 kg-kadın

vegas'tan 3 dilim doyuruyor. 1.83, 70, E

1 orta ile doyuyorum, bazen son dilimi fazla bile geliyor.
51 kilo kadın.

1,70
63 (artmış olabilir uzun zaman oldu)
Kadın
Bir büyük..

Küçük pizzayla doymam mümkün değil..

1 orta boy + 1-2 bardak kola. Güzel oluyor.

165 - 47 - 24

erkek:p

178/84/erkek
ince orta boy yetiyor (papa john's)

bir küçük doyuruyor.
70 kilo erkek.

1.73/62/k. orta boyun 3. diliminde tıkanıyorum. pek sevmedğimden de olabilir.

eskiden küçük yeter hayvan mıyım orta yiyeyim derdim, şimdi orta biraz fazla gelse de bitiyor. ki zaten orta her zaman daha ucuza denk geliyor, istesen de küçük alamıyorsun, mantıklı olmuyor. 86 kilo irkek.

1 orta boy, 65 kilo olan beni ve 45 kilo olan kız arkadaşımı doyuruyor. tek başıma pek yemiyorum.

bir ortayla güzel doyuyorum.

73 erkek

1 orta yetiyor. çok açsam 1 dilim daha yerim.

1.80 73 kg E

kilo: 60 civarı
cinsiyet: erkek

en az 1 büyük. bir arkadaşım gözümün önünde 2 büyük yemişti.

boy 1.78 kilo 84 cinsiyet erkek yaş 20 pizza bir büyük boy.

bir büyük yiyorum. 45 kilo 1.57 erkek.

120 kiloyken 1 adet büyük boy (little caesar's, pizza bulls vs.) hatta yanında ekstra patates kızartması, nugget filan bile yiyebiliyordum.

şimdi 100 kiloyum, bafetto'nunkini ıkına sıkına bitirebiliyorum. yarısında doymuş oluyorum. (orta-büyük arası bi şey)

184 - 75

bir orta boy doyurur. çok açsam bir dilim daha. yanında bir litre kola ama, o şişiriyor zaten.

1 ortaboy pizzayı eşim ve ben yiyor doyuyoruz.

Ben erkek 171 65 kilo
eşim kadın 158 46 kilo

183cm/74kg/e

orta boy yetmiyor, 1 büyük götürüyorum ben de.

1 orta klasik çok açsam büyük.
80 erkek 180 boy.

750gr .

1.83 /73kilo erkek

2 dilim pizza. Orta boyun iki dilimi.

1.60 43 kilo, kadin.

3 buyuk anca doyuruyor.

22 - erkek - 136 kg - 192 cm

boy kiloyla değil de iştahla alakalı bence. geçen sene bu zamanlar bi ortayla doyuyorken şimdi bir küçükle doyabiliyorum. boyum kilom değişmedi 191 86 e

2-3 dilim
175-67-kadın

bir orta, 28 cm. tam yetiyor. bi kaç dilim büyük olsa da yerim sanırım.

171, 56, erkek.

oha citi piti kadinlara bak, bir buyuk pizza yiyorum diyor.

1.88, 88 kilo.

orta boy pizzanin kenarlarini yemezsem anca bitirebiliyorum.

2 büyük boy ile anca doyarım. o da çok aç değilsem. çok aç isem 2 büyük + 1 orta olabilir.

genel olarak pizzayla doyan bi insan degilim zaten. doymam. yedigimde 1 buyuk yerim.

176 56 k

1 büyük
70 kilo erkek

180 75 e büyük.

Bazen 1 orta, bazen 1 buyuk. 175cm boy, 56 kilo erkek.

188 95 E

"İyi yedik" diyebilmek için 1,5 büyük pizza. Standart zamanlarda 1 büyük. İddiaya girme sonucu 3 büyük artı litrelik ayran yiyip "hadi eyvallah" demişliğim de var.

1 büyük yiyorum. 180-104-21-erkek

Canım çektiğinde 2 orta söylerim ama 3'e kadar da yolu var. Sınırsız pizzada 20 dilim mi ne yemiştim.

puan degil siralama onemli. tahmini siralamanla okulun 2013 siralamalarini karsilastir.

daha once ogrenci almis mi? yeni mi bolum?

Valla sıralamalar yine aynı kalır 3-5 bin oynar en fazla ama puanlar inanılmaz düşecek bu yıl (Lys absürt olmaz ise)

Örn ben ygs'de 346 puan ile 83 bininci oldum. Geçen yıl arkadaşım 348 puan ile 114 bininci oldu. Aradaki farkı sen hesapla :)

Ve umarım istediğin gibi olur :)

cordon bleu sertifikası olayı vardı bi ara (grand diplome mu ne), onu araştırın bi tekrardan.

Yardimlar icin cok tesekkurler. Gerekliliklerin farkindayim fakat mulakat sonrasinda da puan durumuna gore siralama yapiyorlar. Gecen seneye ait bir puanlama goremedim hic bir yerde. O yuzden %100 burs kazanan grubun ortalama kac puan ya da siralamayla yerlestigini bilmem cok onemli :)

olmaz.

olur. iki senedir ara topu atacak adam yoktu takımda.
Ha 1 Alex olamaz tabi ama Baroni'den çok daha iyidir

olur ama transfer olursa. ;)

olmaz.

olsa ne olur olmasa ne olur, salih'i kaybettik bu herif (ve bu herifin alınmasını isteyen ersun yanal, aziz yıldırım gibi tek vizyonları isim yapmış oyuncu transfer etmek olan herifler) yüzünden.

içki içmiyorsam ya da çalan müziğin tarzı hoşuma gitmiyorsa ben de katlanamıyorum.

ama onun dışında hiç "öf müziğin sesi çok açık ya" dediğim olmadı. eğlendikten sonra önemsiz.

Ben de sevmiyorum. Yapmacık geliyor.

Clubber olmak bir eğlence ve yaşam tarzı. Seninki de öyle. Ben de sevmiyorum o şekli ama eğlencenin adı o olmuş...

Club mılab bilmem de biz bazı dışarı çıktığımız gecelerin "sonunda" dans etmeye gidiyoruz mesela. Tabii ben öyle anjelik, sorti, reyna seven bir insan değilim club dediğiniz bunlar heralde.
Aslında bu bahsettiğiniz olay da kendi içinde baya bir ayrılıyor şimdi kendimi ifade etmeye çalışırken düşündüm de. aşdlkasdlş Belki size uygun olan bir yer de vardır.
Ya da çok yanlış geldim. :/
Sorunuzun cevabı: Eğlenince ses pek problem olmuyor. Fark etmiyorsunuz.

yurtdışında biraz bu ortamları tecrube etmiş, sonra turkiyeye gelip gorup bunu demen gayet normal bence..

fakat dediğim gibi burda böyle bu iş. aşırı yapay, resmen adamlar eğlenirken bile bi özentilik bi yapaylık sergiliyorlar. bi biraya 20 lira veriyosun yarrak gibi müzik ve fiyata, mekana göre orantısız ortam..

krakow'da, prag'da daha elit, zevkine uygun beğeneceğin ortamlar kesinlikle bulunuyor. gayet de keyif alınabiliyor..

hiç öyle ortamlara uyum sağlayabilen biri olamadım malesef. o yüzden evimde yalnız yalnız oturuyorum.

bana ses ve ışık rahatsız edici geliyor. ben de evimde eşofmanlarımla rahat rahat uzanırken zeki müren dinlemeyi tercih ederim. yaş 25 ama hep böyleydi. karakterle alakalı bence. sadece bir gece çıktım kulüp ortamına. sesten kulaklarım çınladı. ışıktan gözlerim ağrıdı. o gün bu gün bir daha adımımı atmadım, atmam da.. bana göre değil :)

beni sesten ziyade o ışık mahvediyor herhalde toplasan 3 4 kere falan gittim ama arkadaşların bunu kültür haline getirmiş her hafta sonu kesin gidenlerin dediğine göre "agbii zamanla alışıyorsun" "zaten ayık kafayla çekilmez yeaa" şeklinde bir yorumları olmuştu.

27-28 yaşıma kadar o ortamlarda çalıştım ara ara. Son zamanlarda acayip kafa sikiyordu.

Kırk yılda bir gidiyorum, sabaha karşı çıkınca başım ağrıyor. Yaşla da alakalı.

2007-2009 arası her hafta 3-4 giderdim, bi esprisi yok haklısın.

şimdi senede 1-2 gidiyorum. en kaliteli yerlere.

geçerli

edit: elbette single ise bitmiştir kullanımı

single giriş ise hayır
multiple ise evet.

geçen sene şubatta hollanda'ya giderken aldım (multi verdiler)

ekim'de hırvatistan'a girdim. sorun olmadı hiç.

dostum macbook alma bence. ultrabook al onun yerine.. ciddiyim.

çok çok aceleniz yoksa bekleyin, muhtemelen bu senenin sonlarına doğru güncellenecek retina modeller de.

Ultrabook diyorsunuz iyi güzel hoş da 1-1.5 sene sonra cihazlar çöp oluyor. Ayrıca mac os işletim sistemini kullanmak istiyorum..

Ben de eylül- ekim gibi almayı düşünüyorum o zamana kadar umarım fiyatlarda biraz düşüş olur. Macpro retina 13 inc türkiyede 4000 tl -amerikada 3000 tl. Çok büyük bir fark

aynen bekle yeni modeller yolda acelen yoksa.
amerika tabiki.
1500dolara aldim 5 ay kadar once. pro retina 13'' modelini. cok acayip mutluyum. harika cihaz gercekten. ihtiyaclarimi fazlasiyla karsiliyor.

nike running?

nike running < the others

RunKeeper

en az 130 olman lazım diye biliyorum.

Ama yılda bir mi 2 yılda bir mi kontrole gidiyorsun kilo vermişsen alıyorlar direkt askere

teşekkürler madafaka ama google'da ilk 3 sayfadaki tüm yazıları okuduktan sonra zaten kafam karıştı. Biri boy kilo endeksi diyor, biri 30 fazlası diyor, biri 120 ol direkt muafsın diyor. Öte yandan biri hemen çürük raporunu basıyor derken biri 5 sene uğraşmış oluyor.

asal.msb.gov.tr'de de net bir kanun bulamadım. O nedenle seyirci joker hakkımı kullararak buraya yazdım.

profesyonel sporcu sihhatli adamdir diye dusunmeyecekler mi?

merak etme genc sızı komple askere alırlar. rahat olun.

freekera'nın yazdıklarını çürüteceğim.

175 boy, 122 kilo gittim. 40'dan fazla yani, çürük vermediler, 1 sene ertelettiler.

benimle birlikte 185 boylarında, 160 küsür kilo birisi vardı. galiba 3. ya da 4. senesiydi, çürük aldı yanımda.

yine de dengesizler, belli olmaz.

sanırım freekara'nınki gibi bir sistem işliyor. Çoğunlukla aldığım veya bulduğum yanıt bu şekilde. Fakat diğer arkadaşların da dediği gibi sağlık muayenesi yapan kişinin inisiyatifi de kurallar kadar etkili gözüküyor.

Bizim obez arkadaşlar obezdir ama 80 kilolukları yakalarlar koşularda. O nedenle 2 sene kontrol edilme olasılığı da yüksek gözüküyor.

Teşekkürler yanıtlar için.

sizin askerlik şubesinde diyalogunuz muhtemelen su sekilde olur;

-merhaba
-merhaba
-boy?
-181 cm
-kilo?
-118 kg
-ne iş yapıyorsun?
-Amerikan futbolu
-Amerikan futbolu? şu televizyonlarda gordugumuz iri kıyımlarin sahada tepiştiği mi?
-evet
-yaz, eğirdir komando...

...

o yüzden hic sormayin bile "curuk" alabilir miyim? diye...

sizin gibi saglikli insanlar da askere gitmeyecekse kim koruyacak bu vatani acaba?

bunun alt limiti vardı bir de o nasıl oluyor diye de ben sorayım da bütün cevaplar burada olsun

@for the record bizim tek işimiz amerikan futbolu değil. 85 kişilik takımda sadece 4 kişi işsiz. Geri kalan ya öğrenci ya da çalışan. Bir nevi hobimiz Amerikan Futbolu.

Aramızda holdinglerde müdür olan da var, teknede kaptan olan da, müzisyen de var.

Ek olarak sağlıklı adamlar askere gitsin diye bir kaide varsa öncelikli bakılması gereken sağlık koşulu artık fiziki değil akli sağlıktır. Bir asker yanlış karar verip halkını bombalayabilir, cephanelikte sigara içebilir, tank ile binaya dalabilir, uçağı düşürebilir vs. Ek olarak artık özel tim, komando gibi bazı birimler hariç askerlerin aşırı fiziki yeterliliğe ihtiyacı yok. Kılıç kullanmıyoruz alet, silah kullanıyoruz.

Neyse konuyu saptırmayalım. Mevzumuz kilo sınırı.
Teşekkürler

pen tool kullan karşim.

magnetic lasso'nun tolerance değerini düşürmeyi deneyin bi önce. üstten yapılıyor "menu | image vs." yazan yerin altından.

topaz labs'ın remask 3 kullanıyorum. kusursuzdan biraz azı. zaten öyle şeyleri plug-in olmadan düzgün yapamazsın.

www.apple.com
www.billboard.com

şunların içindekiler götürür bu yazı muhtemelen. 3-5 eksik vardır illa ki.

ben daha ileri görüşlü olmak istiyorum derseniz de torrentten nisan ve mayıs aylarının beatport top 100 listesini indirebilirsiniz.

2 ve 3'ü beğendim.

2yi çok beğendim.

Birincisi açık ara güzel :)

1 veya 3 fakat birisi masa, öbürü duvar saati. ben olsam duvar saati alırım ama o saate de 250 lira vermem.

Sadece birinciyi begendim gayet guzel.

2 çok sıradan, her yerde görüyorum. Açık ara 1. güzel bence de.

1-2 güzel. 3-4 çok tırt.

sırasıyla 1,4,2,3. bence.

1 veya 4. 1 klasik, 4 retro.

1>3>2>4

Cogunlukla yok oyle bir cozum. Android'te de, iOS'ta da baska bir uygulama ya da sayfaya gecince kapaniyor namissiz...

ios'da önceden şey vardı, hala çalışıyor mu bilmiyorum:

youtube'dan videoyu (şarkıyı) açın, sonra kapatın. sonra alttan çekiştirin yukarıya (unuttum adını, bi şey açılıyo ya işte wirelessı vs açıp kapatabiliyosunuz) oradan play tuşuna basın.

ios 6'da çalışıyordu da 7'de hiç denemedim.

7'de de calisiyor:

www.youtube.com

Ios icin soyle,youtube u safaride acin,sarki calarken sayfayi asagiya alin sonrada alttaki islemler sekmesini acip oradan play simgesine basin kendi kendine calisir.

Android te coklu pencere uygulamasini kullanabilirsiniz. Telefonun kendi ozelligi. Coklu pencereyi acin. Sonra kenarda cikan gri kucuk seyden istediginiz gibi coklu pencere halinde kullanabilirsiniz.(Ama yine de youtube'u kapatmamaniz lazim, altina koyuyorsunuz pencereyi.)

Olric, benim telefonda yok ondan. Indirdim bir tane ama calismadi, calissa da kullanisli olmayacakti zaten.

Viral Popup ve PVSTAR+ gibi uygulamalar var Youtube'u pop-up pencere gibi açan ya da arka planda oynatan. Onları deneyebilirsin.

androidde pvstar+. ister arka plana at, ister telefonu kilitle çalmaya devam ediyor.

pvstar+ denedim, iyi gibi duruyor. bakalim uzun soluklu olacak mi.

o noktayı tam ben de anlamadım.

ama şu anki sistem fotoğraf yayını diye geçen şey. yani oradan silerseniz, gidiyor. ayrıca telefonda hafıza kaplıyor.

bunda ise icloud'a atıyor çekilen fotoğrafları otomatik olarak, böylece yine her aletten ulaşabiliyorsunuz ancak internette depolandığı için hafızasını etkilemiyor telefonun.

sanırım tek olayı bu.

Şimdiki icloud da sadece son 1.000 resim saklanıyordu.apple da bunu vurgulamadıgi için eminim çoğu kişi fotolarını silmistir nasılsa icloud da diye.Şimdi 5 gb a kadar bedava sonrası parayla